30 Kasım 2007 Cuma

elif nur'u beklerken




KIZIMA
seni bekliyorum kızım,


Elif'imm,


İçimin gülen yüzü,


Hayatımıza gelip,


evimizi şenlendireceğin günü..


Belki hüzünlü bir nisan yağmuruyla,


Belki baharda açan çiçeklerin kokusuyla,


Bakarsın beklenmedik bir zamanda,


Avuçlarıma konarsın cennetin kokusuyla .


Beyaz bir kelebeğin çırpınışları misali


ürkek kalp atışlarınla ,


Ve hayat dolu gülümseyişinle..


Elifimm,


içimi ıstan güneşim


Nasılda buradayım diyorsun


minicik çırpınışlarınla.


Nasılda yalnızlığımı,


hüzünlerimi,


Kimsesizliğimi,


Alıp götürüyorsun,


etrafımı saran bütün gölgeleri..


Nasılda ısıtıyorsun


sevinçli bir haziran güneşi gibi..



Seni bekliyorum,


Kızım,


Elif'im,


Hadi,


Bölünsün uykularımız


minik yakarışlarınla


Tatlı namelerinle şenlensin,


nurlansın evimiz.


İçimize merhamet tohumları ekmeye gel hadi,


Bak nasılda sabırsızlıkla bekliyoruz


Hayatımıza doğacağın günü,


İçimizi ısıtacağın günü..
seni şimdiden çok özledim! ..




Annen :)

RESİM ÜZERİNE PRATİK BİLGİLER



  • Fırçanızın bakımı ömürlerinin uzun olması için çok önemlidir. Öncelikle boyama sırasında bu özeni göstermek gerekiyor. Boyama bittikten sonra üzerindeki boyama artıklarının kurumaması için temizliği iyi yapılmalıdır. Bilinenin aksine tinerle temizleme yöntemi çok başarılı sonuçlar vermez.



  • Terebentin ile kaba temizliği yapıldıktan sonra sabunla temizlenmesi durumunda, dipte kalan boya artıklarından da arınmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için ucuz bir sabun kullanabilirsiniz. Suyla birlikte fırçayı sabuna yumuşak harektelerle, fakat sabunu iyice emecek şekilde sürüp daha sonra avucunuzun içinde aynı boya sürüyormuş gibi hareketlerle suyla birlikte temizleyin. Bunu fırçada boya kalmayana kadar yapın. Ilık su daha iyi sonuç verecektir.

  • Palet üzerine kullabileceğiniz kadar boya koyun, yine de kullanmadığınız boya kalmışsa veya resme ara vermek zorunda kalmışsanız, bu boyanın bir sonraki oturuma kadar kurumaması için, paletinizdeki boyaların üzerini örtecek kadar su dolu bir kaba koyun. Su boyanın havayla temasını keseceği için birkaç gün kurumasına engel olacaktır.

  • Bildiğiniz gibi yağlıboya resim genelde bez üzerine yapılır. Özellikle amatör olarak uğraşan kişilerin kendi tuvallerini hazırlamayı bilmemelerinden veya hazır tuval bulamamalarından dolayı yağlıboya çalışma yapamadıklarını biliyorum. Daha sonra başlangıçta yeterli olabilecek tuval hazırlanışını yazacağım. Ancak yağlıboyanın herzaman bez üzerine yapılmadığını da belirteyim. İyi bir kağıt, duralit, mukavva veya mdf üzerine de çalışabilirsiniz. Hatta pek çok profesyonel ressam, kağıdın bezden daha iyi bir taşıyıcı olduğunu düşünür. Ancak çalıştığınız yüzeyin emiciliğine göre, boyanın taşıyıcı tarafından emilmemesi için yüzeyi astarlamanız gerekir. Bu astarın niteliği de yine çalıştığınız malzemeye göre değişir. Beyaz plastik boya ve tutkalın karışımından oluşan bir astar kullanabileceğiniz gibi nispeten yeni sayılan, duvar için kulandığımız mat yağlıboyalar da kullanılabilir. Ayrıca nalburda bulabileceğiniz dolgu vernikleri de bir çözümdür. Hatta bu malzeme bez tuvale uygulandığında boyanın tuval tarafından emilmesinin de önüne geçecektir. Piyasada hazır astarlar da bulunmaktadır.

  • Yağlıboyanın elbette kendisine göre özellikleri ve çekiciliği var. Ancak yeni başlayanlar için akrilik boya da uygun bir çözümdür. Yağlıboya çalışmadan önce bu malzemeyi denemenizi de öneririm. Suyla inceltildiği için daha pratiktir, üstelik suluboya veya yağlıboya tarzında çalışmaya da uygundur. Ancak çok çabuk kuruyan bir boyadır. Bu özelliği kimi ressam tarafından tercih edilirken bazılarına göre olumsuz bir özelliktir. Bu çalışma tarzınızın belirlediği bir durumdur. Çabuk kurumayı engelleyen medyumları da tercih edebilirsiniz.. Bunun dışında akrilik boyaya farklı etkiler katan çok değişik malzemeler de bulunmaktadır. Olumsuz yanlarından birisi kuruduktan sonra tonun biraz koyulaşmasıdır. Bu sorunu da zamanla deneyim kazanarak giderebilirsiniz. Ayrıca yağlıboya yapacağınız bir resimde, astar boyamayı çabuk kuruduğu için akrilik boya ile de yapabilirsiniz.

  • Yağlıboya resimlerin korunması, güzel görünmesi, parlama farklılıklarının giderilmesi için vernik uygulanır. Ancak verniklemenin resmin tam olarak kuruduktan sonra yapılması gerekir. Bu süre ise yaklaşık 6 aydır. Bu süreyi beklemeden, çeşitli nedenlerle bilinçli olarak verniklemeyi tercih eden ressamlar vardır, bunu yanlış veya doğru olarak niteleme amacı taşımıyorum. Erken verniklemenin sakıncalarını burada belirtmekle yetiniyorum. Öncelikle alttaki boya kurumadığı için ilerde verniğin ve boyanın çatlama riski vardır, ayrıca özellikle beyaz renklerde kararma görülebilir. Çok erken vernikleme yapıldığında, boya ilk kuruma aşamasını da geçmediği için vernik boyanın çözülüp yayılmasına neden olabilir. Ayrıca vernikleme konusunda hiç bilgisi olmayanlar için belirtmekte yarar var, resim için kullanılan vernik bu iş için özel olarak üretilir, yani nalburdaki ahşap için olan vernikleri kullanmayın, buna tanık olduğum için yazayım dedim. Yine şimdilik belirtmekle yetineyim, yağlıboya resimde çeşitli amaçlar için kullanılan değişik özellikte vernikler vardır. Özellikle size gerekli olanın hangileri olduğunu öğrenmek için malzemeyi aldığınız yere sorun. Malzemenizi, sattığı malzemeyi tanıyan yerlerden almayı tercih edin.

  • Uzun süre kullanılmadığı için kapakları donan tüpleri açmak da tam bir sorundur. Eğer durum çok vahim değilse, çakmakla tüpün kapağını biraz ısıttığınızda kolayca açıldığını göreceksiniz. Ancak bu tür bir kurumaya baştan izin vermemek için, kullandıktan sonra tüpün kenarındaki boyayı temizlemeye özen göstermelisiniz.

  • Resminizi gün ışığında yapmanızı öneririm. Sarı ışıkta renkleri doğru göremezsiniz ve resminize gün ışığında baktığınızda, gözünüze aynı güzellikte görünmeyebilir. Eğer gün ışığından yararlanma olanağınız yoksa floresan lambayı tercih edin, renklerdeki sapma normal veya halojen lambaya göre daha azdır.

  • Aynı numara fırçadan en az iki tane alın. Resim yaparken birisini açık diğerini koyu renkler için kullanarak daha çok temizleme derdinden kurtulursunuz.

  • Özellikle geniş astar boyamalar için kaliteli fırçalar yerine sert ve daha ucuz fırçalar kullanın. Kaliteli fırça her durumda daha iyi sonuç verir diye bir şey yok. Sert kıllı sıradan bir fırçayla boyanın tuvale daha iyi yedirilmesi sağlanabilir. Ancak sıradan fırça derken ilk dokunuşta kıllarını döküveren fırçaları kastetmiyorum. Sonuçta en iyi sonuçlar ve çalışma zevki için kaliteli boya ve fırça kullanılması gerekir.

29 Kasım 2007 Perşembe

soy ağacı


23-31 Aralik : Elma Agaci


01-11 Ocak : Koknar


12-24 Ocak : Karaagac25


Ocak-3 Subat : Selvi


04-08 Subat : Kavak


09-18 Subat : Sedir


19-28 Subat : Cam


01-10 Mart : Salkimsogut


11-20 Mart : Ihlamur


21 Mart : Mese


22-31 Mart : Findik


01-10 Nisan : Uvez


11-20 Nisan : Akcaagac


21-30 Nisan : Ceviz


01-14 Mayis : Kavak


15-24 Mayis : Kestane


25 Mayis-3 Haziran : Disbudak


04-13 Haziran : Gurgen


14-23 Haziran : Incir


24 Haziran : Hus


25 Haziran-4Temmuz : Elma


05-14 Temmuz : Cam


15-25 Temmuz : Karaagac


26 Temmuz-4Agustos : Selvi


04-13 Agustos : Kavak


14-23 Agustos : Sedir


24 Agustos-2 Eylul : Cam


03-12 Eylul : Salkim sogut


13-22 Eylul : Ihlamur


23 Eylul : Zeytin


24 Eylul-3 Ekim : Findik


4-13 Ekim : Uvez


14-23 Ekim : Akcaagac


24 Ekim-11 Kasim : Ceviz


12-21 Kasim : Kestane


22 Kasim-1 Aralik : Disbudak


02-11 Aralik : Gurgen


12-21 Aralik : Incir


22 Aralik : Kayın


Elma : (Ask) Cazibeli, fiziksel olarak dikkat cekici, etkileyici... Hos bir auraya sahip. Flortoz ve maceraperest ama hassas ve her zaman asIk bir tip. Sevmeye ve sevilmeye merakli. Sadik ve hassas bir es. Comert. Bilimsel konulara yetenegi var. Bugun icin yasar. Hayalgucu yuksek.


Kestane : (Durustluk) Alisilmadik bir guzelligi vardir ama insanlari etkilemek gibi bir derdi yoktur. Adil ve neselidir. Dogustan diplomattir. Cok kolay huzursuzluga kapilir ama her turlu iliskisinde hassastir. Bazen olagandisi davranir. Sevgili bulmakta gucluk ceker.


Incir : ( Hassasiyet) Cok guclu, bagimsiz, tartismalara ve zitliklara fazla izin vermeyen, aile hayatina duskun, iyi bir baba ve hayvan severdir. Sosyal bir kelebek gibidir. Espriden anlar, aylakligi ve tembelligi de sever. Bencilligi vardir. Akilli ve pratiktir.


Disbudak : (Hirs) Farkli bir cekicilige sahip, hayat dolu,talepkar, dusuncesizce hareket eden ve elestirilere kulak asmayan biri. Hirsli, akilli, yetenekli, kaderinehukmetmeyi seven, egoist olmaya elverislidir. Ama ona guvenebilirsiniz. Bazen beyni kalbine hukmedebilir. Iliskiler cok ciddiye alir ve sadiktir.

Kayin : (Yaraticilik) Iyi bir zevki vardir. Gorunuse ve kendi goruntusune onem verir. Materyalistik sayilir. Hayati ve kariyeri icin cok ve duzenli calisir. Ekonomiktir. Gereksiz risklere girmez. Makul bir tiptir. Diyet ve sporla fizikine dikkat eder

Hus : (Esinlenme) Hayat dolu, etkileyici, elegan, arkadas canlisi, gosteristen uzak, mutevazi, asiriliklardan hoslanmayan, kaba seylerden nefret eden biridir. Dogal ve sakin bir yasami tercih eder. Fazla tutkulu degildir. Hayal gucu yuksek ve az hirslidir. Sakin ve uygun ortamlar yaratir.

Sedir : (Guven) Zarif, her ortama ayak uydurabilen, luksu seven, sagligina dikkat eden, kendine guvenen, baskalarina da biraz yukaridan bakan biridir. Kararli, sabirsiz ve baskalarini etkilemeyi sever. Iyimserdir ve beceriklidir. Tek ve gercek askini bekler. Cabuk karar verir.

Selvi : (Sadakat) Guclu, fiziksel olarak kasli, her ortama uyabilen, hayatla fazla ugrasmayan, hosnut, iyimser, paraya meraklidir Yalnizliktan nefret eder. Kolay kolay tatmin edilemeyecek kadar tutkuludur. Ama sadiktir. Modu cabuk degisir. Kurallara boyun egmez. Biraz da ukala ve ilgisizdir.

Karaagac : (Asil): Musfik, fiziksel olarak duzgun, giyimine dikkat eden, taleplerinde asiriliga kacmayan, insanlara nese verebilen, liderlik etmeyi seven ama kendisi altta olmayi sevmeyen biridir. Durust ve sadik bir estir. Baskalari icin karar vermeyi sever. Comerttir. Pratik zekasi guclu ve iyi bir espri anlayisi vardir

Koknar : (Gizem) Sira disi bir zevki vardir. Sofistike ve kadirsinastir. Guzel olan her seyi sever. Dik basli, cabuk mod degistiren,bencil olmasina ragmen kendisine yakin olanlarla ilgilenen biridir. Cok mutevazi oldugu soylenemez. Hirslidir. Memnun edilmesi zor bir sevgilidir. Cok arkadasi vardir. Cunku ona guvenebilirsiniz.

Findik : (Olaganustu) Cekici, anlayisli, insanlari nasil etkileyecegini bilen, fazla talepkar olmayan, sosyal hayatta aktif ve girisken hatta dovusken biridir. Populerdir. PsIkolojik durumu cabuk degisir. Kaprisli bir asIktir. Ama durust ve esine toleransli davranir. Kusursuz bir yargi yetenegi vardir.

Gurgen : (Zevk sahibi) Cool bir guzel. Dis gorunusune ve bakimli Olmaya dikkat eder. Zevk sahibidir. Baskalarini kendinden fazla dusunur. Hayati mumkun oldugunca kolay bir hale getirmeye calisir. Disiplinli bir hayat icin kilavuzluk eder. Iliskilerinde kibardir. Farkli Sevgililer bulmak ister. Duygulariyla ilgili olarak mutlulugu yakalamasi kolay olmaz. Cogunlukla da baskalarina guvenmez. Kararlarindan da asla emin olmaz.

Ihlamur : (Suphe) Hayatin ona getirdiklerini kabul eder. Kavga ve tartismadan nefret eder. Caliskandir, tembelligi ve bencilligi hic sevmez, streslidir.Yumusak huylu ve merhametlidir. Arkadaslari icin cekinmeden fedakarlik yapar. Becerikli olmasina ragmen bunlari degerlendirmesini bilmez. Mizmizdir. Kiskanc fakat vefalidir.

Akcaagac : ( Ozgur zeka) Hayal gucu ve orijinalliklerle dolu hic de siradan olmayan biridir. Utangac, hirsli, gururlu, kendine guvenli, yeni deneyimlere ac biridir. Genellikle sinirli ve gergin bir yapisi vardir. Hafizasi kuvvetlidir. Cok kolay ogrenir. Ask hayati biraz karmasIktir. Baskalarini etkilemeyi sever.

Mese : (Cesaret): Saglam yaradilisli, cesur, guclu, bagimsiz ve giriskendir. Acima duygusu cok yoktur. Isini sansa birakmayi sevmez. Ayaklarini yere saglambasmak ister. Hareketlidir

Zeytin : (Erdem): Gunesi, sicak havalari sever. Makul biridir.Kibar duygulari vardir! Agresyon ve siddetten kacinir. Sakin ve toleranslidir. Adalet duygusu gelismistir. Hassas, kiskancliktan uzak bir yapisi vardir. Okumayi ve sofistike insanlarla muhatap olmayi sever

Cam : (Titiz) Uyumlu iliskileri sever. Dinc ve gucludur. Nasil rahat edilebilecegini bilir. Dogal ve hareketli biridir. Iyi bir partnerdir Cok arkadas delisi degildir. Cabuk asIk olur ama atesi cabuk soner.Her seyden kolay vazgecebilir. Ideali bulana kadar her sey gecicidir. Guvenilir ve pratiktir.

Kavak : (Tatminsiz) Fazla kendine guvenmeyen, sadece gerektigi zaman cesaretli olan biridir. Arkasinin guclu olmasini ve sIki insanlarla muhatap olmasini sever. Cok secicidir. Genellikle yalnizdir. Artistik bir dogasi vardir. Kin tutar. Iyi bir organizatordur. Felsefi takilmayi sever. Ama her durumda guvenilebilir biridir. Iliskilerini de cok onemser.

Uvez : (Hassasiyet) Dikkat cekici, nese verici, bencillikten uzak dikkat cekmeyi seven biridir. Hayata baglidir. Yerine ve duruma gore hem bagimli hem bagimsizolabilir. Zevklidir. Duygusal, hassas, tutkulu ve artistik ozellikleri vardir. Iyi bir es olur ama cok zor affeder.

Ceviz : (Tutku): Garip ve zitliklarla dolu biridir. Egoist ve agresiftir. Beklenmedik tepkiler gosterir. Asil bir ruhu vardir. Spontanedir. Cok hirslidir ve hic esnekligi yoktur. Zor ve alisilmisin disinda bir estir. Cok zor begenir. Sadece takdir eder. Cok kiskanc ve tutkuludur. Uyum gostermek icin fazla fedakarlik etmekten de hoslanmaz. Ilginc stratejiler uretir.
Salkimsogut : (Melankoli) Guzel ve cok melankoliktir.Etkileyicidir. Guzel ve zevkli seylere meraklidir. Seyahat etmeyi sever. Hayalperesttir.Kaprisli ama durusttur. Baskalarinin duygularina onem verir.Cabuk etki altinda kalir ama beraber yasanmasi zordur. Talepkardir. Sezgileri de kuvvetlidir. AsIkken aci ceker ama demir atabilecegi birini bulabilir

27 Kasım 2007 Salı

maviye çalan kırmızıydı


Maviye çalan bir kırmızıydı. Renklerin içinde en imkânsızıydı. Ne ebruda vardı yeri ne de ebrulide. En fazla, ebruzenin çaresizliğiydi. Kalıcı değildi. Suyun üzerine bırakılan gölgeydi. Faniliği bu yüzdendi. Gökkuşağına sorsan, başını eğerdi. Bir su damlasıydı ancak; gurupta güneşin önünden geçmeliydi. Oysa yolu güneşten geçen bir su damlasının kaderi, daha önceden belliydi.Buhar olabilirdi. Yok olabilirdi ki buhar güneşe teslimiyet demekti. Güneş bir yangın yeriydi.Ateşin, daha az ateş olana galebe çaldığı fizik kurallarıyla sabit bir dünyada su cürmü Kadardı. Maviye çalan bir kırmızıydı. İmkânsızdı... Yelkovanın akreple her vuslatında çoğalacak yalnızlıkların habercisiydi. fişeğin gökyüzündeki kalıcılığı kadardı.Açık bırakılmış ya da kapatılması unutulmuş bir kapının içinden usul adımlarla, (kalbin sahibine sormadan) geçerek rengini bırakırdı. Geç kalmamış bir baharda, öğle ile akşam arasında bir namazı eda eder gibi telaşsız ve huzurlu, gökyüzünden inen yağmur damlalarının taze bir gülü öpüşü gibi ansızın yakalardı. Sormazdı. Sorsa kimseler içeri almazdı. Maviydi deniz, kırmızıydı ateş. İkisinin buluştuğu yer ufuk çizgisiydi. Çizgi bir anlıktı. Mavi vardı, kırmızı vardı da, maviye çalan kırmızının renkler içinde yeri yoktu. Yalnızdı. Yalnızlığı kendinden menkuldü. Geçtiği yerlerde bir yalan gibi dururdu. Bir kalp bir hayata sığmadığında, arka sokaklarda, tenhalıklarda gezinmeye başladığında, alıp başını çekip gitmek arzusundan kurtulamadığında; dindirmeye çalıştığında acısını, söndürmeye çalıştığında yangınını leke büyümüş demekti. Başladığı yerde bitmeyen bir hikâye gibiydi.Doğdukça büyüyen, büyüdükçe dağılan bir çıkmazın orta yerindeydi. Su bedeni, ateş ruhu arıtırken, su lekesiz ve ateş lekesizken, su ve ateş henüz kirlenmemişken, su ve ateşten mürekkep maviye çalan kırmızı rengin, kalpte açtığı derinliği, yaşattığı gerilimi ve lekeyi ne temizlerdi? İmkânsızdı. Çünkü renklerin en neşelisinin ve en ateşlisinin içindeydi. Su, üzerine düşürülen görüntüyü aynıyla geri verirken ateş gölgelerini büyütmekle meşguldü. Kalbin gözlerinde aşk bu yüzden hep yenikti. Kan kırmızısı gelincikler büyürdü kalbin üzerinde. Kalbinde bir gelincik tarlasını taşıdığını zanneden, aslında bir yanılgıyı büyütmekteydi gizlice.Metruk bir kente dönüştüğünde kalp, inşa edilen ne varsa yıkıldığında, yerle bir olduğunda, zaman kendini yeni zamanlara çoktan eklemiştir. Eskiye dair ne varsa kalbe aitti. Ateşle suyun kavgası başlardı.Bir deniz çıkardı karşısına ilk önce.Oysa deniz arkanızdaydı. Bu sadece sizin varsayımınızdı. En çok da ihtimal hesaplarının aşkın matematiğinde yeri yoktu. Bir yangının içinde olmak, bir yangının içinde bırakılmak, en çok bir denize kavuşma arzusunu uyandırırdı. Bu yüzden ya denizleri ateşe verirdiniz ya da ateşi denizde eritirdiniz. Su sonsuzluğa davetti de, ateş olan aşk sondan bir önceki haberciydi. Renk aslına rücu etti. Ne mavi kaldı geriye ne kırmızı. Neyzen neyi üfledi ses çıkmadı. Ebruzen suya dokundu ateş çıktı. Boynunda hep yitik mavi bir lale taşırdı. Oysa mevsim, kırmızı güllerin mevsimiydi. Anlatmaya çalıştı. Bu hikâye anlaşılmadı. Leke çıkmadı! ... Alıntıdır..

26 Kasım 2007 Pazartesi

ÇOCUKLAR VE RESİM

ÇOCUKLAR VE RESİM

Çocuklar,resim yapmaktan hoşlandıkları için resim yaparlar,kendi problemleri,kişilikleri hakkında bilgi vermek için değil.Ancak resimleri içtenlikli olduğundan,aynı zamanda kendileri hakkında da kimseye söyleyemedikleri duygularını,sevinçlerini,korkularını,ilgilerini açıklayacak ipuçları verir. Kuşkusuz,öğretmende sadece öğrencinin kişiliğini,onun sorunlarını sosyo- ekonomik yapısını tanımak için resim yaptırmaz,ancak sanatsal etkinlikler sırasında dolaylı olarak bu konularda da bilgiler edinebilir ve eğitsel önlemlerini bu göre yönlendirir.Özellikle aile konusu çocuğun aile içindeki yeri,aile bireyleri ile ilişkileri,ailenin sosyal ve ekonomik yapısı hakkında bize ipuçları verebilir.
Örneğin;Babasını herkesten büyük çizen çocuk onu güçlü ve otoriter görüyordur.Annesini büyük çiziyorsa,evde annenin egemen olduğunu düşündürebilir.Bir köşeye küçücük çizilmiş bir bebek kıskançlık duygu- larını ifade edebilir. Çok kesin değerler olmamakla beraber çocuğun resim-lerindeki çizgi biçimlerine ve seçtikleri renklere bakarak onun kişiliği ve duyguları ile ilgili ipuçları bulabiliriz.Şöyle ki ; Çizgiler:
Düz ve kırık çizgiler:Gerçekçi,genelliklede saldırgan ve tepkici çocuklar. Eğrilerden oluşan abartılı biçimler:Duyarlı ve zengin hayal gücü olan,güvensizlik duyan,çevresindekilere kendisini kabul ettirme çabasında olan çocuklar. Yuvarlak biçimler:Olgunlaşamamışlık. Yuvarlak ve düşey çizgilerin dengeli kullanımı:Ilımlı ve ölçülü girişkenlik. Kağıdın simetrik dolduruluşu:Genellikle olgunlaşamamışlığın belirtisi . Yüzeyin bir bölümüne resim yapanlar:Genellikle bir uyum sorunu olan çocuklar. Kağıdın üst tarafını kullananlar:Genellikle kendine güven duyan,gururlu çocuklar. Kağıdın alt tarafını kullananlar:Tutarlı çocuklar. Silik ve sönük çizgiler:Güçlülük,aşırı kendine güven ve hırçınlık. Renkler :
Aşırı renk zıtlığı:Huzursuzluk,mutsuzluk. Oldukça uyumlu renkler:Huzur ve mutluluk. Sıcak renkler:Coşkunluk,mutluluk,neşe. Kirli sarı ve kahverengi:Hüzün ve küskünlük.

Mor :İçe dönüklük,hüzün,duygululuk,incelik.
Sarı :Canlılık ,coşkunluk. Turuncu :Yaşama sevinci,neşe Beyaz:Temizlik,doğruluk,güven.